top of page

KİŞİSEL SAĞLIK VERİLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK HAKKINDA BİLGİLENDİRME

Kişisel Sağlık Verileri Hakkında Yönetmelik, 21 Haziran 2019 tarih ve 30808 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yönetmelik kapsam bakımından, kişisel sağlık verisi işleyen özel hukuk gerçek/tüzel kişileri ve kamu hukuku tüzel kişilerinin Sağlık Bakanlığı süreç ve uygulamalarına yönelik faaliyetlerini düzenlemektedir.


Kişisel verilere ilişkin mevzuatımız uyarınca; belirli kişisel veriler, başkaları tarafından öğrenildiği takdirde ilgili kişinin mağdur olabilmesine veya ayrımcılığa maruz kalabilmesine sebebiyet verebildiğinden diğer kişisel verilerden daha fazla korumaya ihtiyaç duyulmakta ve hassas veri yani özel nitelikteki kişisel veri niteliği taşımaktadır.


Kişinin fiziksel ve ruhsal sağlığına ilişkin her türlü veri ile kişiye sunulan sağlık hizmeti ile ilgili bilgiler olarak tanımlanan kişisel sağlık verisi de bahsi geçen özel nitelikli verilerdendir, dolayısıyla Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nda düzenlenen özel nitelikli kişisel verilerin işlenme şartlarına tabidir.


Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Kişisel Sağlık Verileri Hakkında Yönetmelik’in yürürlüğe girmesinden önce uygulanmakta olan 20 Ekim 2016 tarihli Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetin Sağlanması Hakkında Yönetmelik’e göre kişisel sağlık verileri ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilmekte; bunun haricindeki verilerin işlenebilirliği ilgilinin açık ve yazılı rızasına tabi kılınmış bulunmaktaydı.


21.06.2019 tarihli Kişisel Sağlık Verileri Yönetmeliği’nin yürürlüğe girmesi ile birlikte ise;


e-Nabız hesabı bulunan kişilerin sağlık verilerine, kendi gizlilik tercihleri çerçevesinde erişim sağlanabileceği, ilgili kişilerin gizlilik tercihleri ve sonuçları konusunda ayrıntılı şekilde bilgilendirileceği ve gizlilik tercihi ve geçmiş sağlık verilerinin görüntülenememesi nedeniyle sağlık hizmeti sunumunda meydana gelebilecek aksaklık ve zararlardan Sağlık Bakanlığının sorumlu olmayacağı,


e-Nabız hesabı bulunmayan kişilerin sağlık verilerine ise ancak;

Kişinin kayıtlı olduğu aile hekimi tarafından herhangi bir süre sınırı olmaksızın,

Kişinin sağlık hizmeti almak üzere randevu aldığı hekim tarafından, randevunun alındığı gün ile sınırlı olmak kaydıyla ve alınan sağlık hizmeti ile doğrudan bağlantılı işlemler sonlanana kadar,

Kişinin sağlık hizmeti almak üzere giriş yaptığı sağlık hizmeti sunucusunda görev yapan hekimler tarafından, yirmi dört saat süre ile sınırlı olmak kaydıyla,

Hastanın yatışının yapıldığı sağlık hizmeti sunucusunda görev yapan hekimler tarafından, hasta sağlık hizmeti sunucusundan taburcu olana kadar erişilebileceği düzenlenmiştir.


Yanı sıra, Yönetmelik ile birlikte ebeveynlerin herhangi bir onaya ihtiyaç duyulmaksızın, anne ve babanın boşanması hâlinde ise velayet hakkı üzerinde bırakılmayan tarafın Sağlık Bakanlığınca belirlenen usul ve şartlara uygun şekilde çocuklarına ilişkin sağlık kayıtlarına e-Nabız üzerinden erişebilecekleri belirlenmiştir.


Yönetmelikteki bir diğer esaslı değişiklik ise avukatların müvekkillerinin sağlık verilerine erişimi hususundadır. Düzenleme uyarınca avukatların müvekkillerine ait sağlık verilerini talep edebilmeleri, ancak vekaletnamede kişisel sağlık verilerinin işlenmesi ve aktarılmasına ilişkin rızayı gösteren özel bir düzenleme yer alması ön koşuluna bağlı kılınmıştır.


Belirtmek gerekir ki Yönetmelik kapsamında, ölmüş kimselerin kişisel sağlık verilerinin en az 20 yıl süreyle saklanacağı; murisin yasal mirasçılarının, veraset ilamının ibraz ederek kişisel sağlık verilerini almaya yetkili olduğu ifade edilmiştir.


Kişisel sağlık verilerinin imha edilmesi hususunda ise Kişisel Verilerin Silinmesi, Yok Edilmesi veya Anonim Hale Getirilmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine; yurt içi ve yurt dışına aktarım konularında ise Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun ilgili hükümlerine (8 ve 9.maddesi) atıf yapılmış ve bu suretle yeni bir düzenleme getirilmemiştir.

Son Yazılar

Hepsini Gör

TİCARİ ELEKTRONİK İLETİ ve İYS

TİCARİ ELEKTRONİK İLETİ NEDİR? 6563 sayılı “Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun” ve “Ticari İletişim ve Ticari Elektronik...

UZAKTAN ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

4857 Sayılı İş Kanunu’nda düzenlenen ve iş görme ediminin işyeri dışında yerine getirilmesi ile ilgili 10.03.2021 tarihli ve 31419 sayılı...

Comments


bottom of page